They Cloned Tyrone (2023)

They Cloned Tyrone, yaşanan bir dizi ürkütücü olayın ardından, bir hükümet komplosunun izini sürmek zorunda kalan, normalde bir araya gelmesi pek de mümkün olmayan üç adamın yaşadıklarını konu ediyor.

They Cloned Tyrone (2023)

Konusu

They Cloned Tyrone, yaşanan bir dizi ürkütücü olayın ardından, bir hükümet komplosunun izini sürmek zorunda kalan, normalde bir araya gelmesi pek de mümkün olmayan üç adamın yaşadıklarını konu ediyor.

Yorum

Senaryosunu da, Tony Rettenmaier ile birlikte kaleme alan Juel Taylor'ın yönetmen koltuğunda oturmakta olduğu "They Cloned Tyrone"; "neo - noir" tarzdaki bir aksiyon biçiminde kurgulanılmış ve gizemini de sonuna kadar koruyan, abartılı düzeydeki bir komedi olarak geliyor karşımıza...

Gelin isterseniz, 14 Haziran 2023 tarihindeki dünya prömiyeri; American Black Film Festivali'nde yapılan bu Netflix filmine biraz daha yakından bakalım...

***

Bisikletli velet JuneBug (Trayce Malachi), telaş içinde uyuşturucu taciri Fontaine'i (John Boyega) aramaktadır...

Zira kendisine...

Her zaman olduğu gibi yine içeceği meyve suyu ve alacağı 5 Dolar karşılığında

Bölgesinde satış yapmakta olan Isaac J.'nin (J. Alphonse Nicholson) torbacılarından birisini ispiyon edecektir...

***

JuneBug'ın doğru çıkan ihbarı sonrasında Fontaine, otomobilini doğrudan; ayağının kırılmasına yol açacağı, o torbacının üzerine sürecek...

Ardından da...

Ağrılar içinde kıvranmaktayken telefonuna sarılan yerdeki torbacı, patronu Isaac J.'yi olan bitenden haberdar edecektir...

***

Neyse...

Uğradığı dükkandan, viskisi ile purosunu da alıp...

Annesiyle beraber yaşadığı eve geçerek akşam yemeğine hazırlanan Fontain'in kapısı çalınıverir...

Ki...

Tahsil ettiği uyuşturucu paralarını da içine tıkıştırdığı pizza kutusuyla birlikte çıkıp gelen, Big Moss'tan (Eric B. Robinson Jr.) başkası değildir...

***

Ancak...

Toplanan para miktarı Fontaine'i tatmin etmemiştir...

Çünkü...

Ortalıklardan kaybolmuş olan Slick Charles'tan (Jamie Foxx) tahsilat yapılamamıştır...

***

Derken...

Kendi işini kendi halletmek hesabıyla...

Aracına atlayan Fontaine, eline sıkıştıracağı küçük bir bahşişin de yardımıyla; gece mesaisindeki fahişelerden Biddy (Tamberla Perry) aracılığıyla...

Slick Charles'ın güncel adresini öğreniverir...

***

Aynı esnada...

Bir kez yılın pezevengi de seçilmiş olan Slick Charles, yanında çalıştırdığı hayat kadınlarından...

Kendisini terk etmeye hazırlanan Yo-Yo (Teyonah Parris) ile tartışmaktadır...

***

İkilinin aralarındaki bu ağız münakaşası sırasında...

Kripto para lafının geçiyor olması bize, izlemekte olduğumuz filmin mevzusunun; günümüzden çok da uzaklardaki bir zaman diliminde geçmediğini göstermektedir...

***

Çok geçmez...

Yo-Yo, Slick Charles'ı terk ettiği kaldıkları otelden ayrılırken...

Aynı otelin otoparkına...

Yo-Yo'dan, 107 olan odalarının numarasını da alacak olan Fontaine; aracıyla giriş yapar...

***

Odasının kapısı çalındığında...

Gelenin, pişman olup da geri dönen Yo-Yo olduğunu zannettiği için...

Gülümseme de içeren bir söylem ile...

Ani bir hamle yapıp da kapıyı açan Slick Charles, karşısında Fontaine'i gördüğünde şaşırarak kapıyı yeniden kapatır...

***

Fakat...

Fontaine'de, kapıyı çalmaktaki ısrarında kararlıdır...

***

Bunun üzerine...

Mecbur kalan Slick Charles, Fontaine'i içeriye alır...

Alır almaz da...

Odada arama yapmaya başlayan Fontaine, değişik bahaneler sıralayan Slick Charles'a rağmen...

Ya parasını yahut da malını almak da son derece karalı olduğunu belli eder...

***

Kurtuluşun olmadığını anlayan Slick Charles'ın...

Ödemeyi yapmak için kendisinden birkaç gün daha istemesi sonrasında ikna olan Fontaine...

Daha da uzatmadan, otel odasından ayrılır...

***

Dışarıya çıkıp...

Sigarasını da yakıp çalıştıracağı, otoparktaki aracına bindiğinde Fontaine; bir başka otomobilce, kasten sıkıştırılmakta olduğunun ayırdına varır...

Gelenler...

Kendisini kurşun yağmuruna tutarak öldürecek olan Isaac J. ile Fontaine'in ayağını kırdığı, sekerek yürüyen torbacının bizzat kendileridir...

***

Ama...

Burada asıl ilginç olan husus...

Fontane'in, üzerine iki farklı silahın mermilerinin boşaltılarak katledilmesine; ona gırtlağına kadar borçlu olan, Slick Charles'ın da tanıklık etmesidir...

***

Ertesi sabah ve günün kalanının tamamında...

Sanki bir gece önce, olağanüstü bir şey yaşanmamış...

Ve...

Kendisi açısından hayat sona ermemiş gibi...

Hemen herkese...

"Acaba klonlandı mı?" sorusunu da sordurturcasına yatağından kalkan Fontaine, alışıldık rutinini sürdürmeye devam eder...

Dakika 16...

Fontaine'e ilişkin gizem perdesinin aralanıp aralanmayacağının belli olacağı, filmin geride kalanında siz değerli sinemasever dostlarımızı; aksiyon dozunun giderek yükseleceği, 106 dakikalık bir bölüm daha bekliyor olacak...

***

Emek verilerek ve benzeri bir örneğine rastlamanızın da asla mümkün olamayacağı; alışılmış "nesir" tarzının dışındaki, yüzyıllar içinde güzel Türkçemize yavaş yavaş sızarak eklemlenmiş Arapça, Farsça ve Avrupa kökenli sözcükler bütününe entelektüel taklaların attırıldığı...

"Irkçılık", "faşizm", "homofobi" ve doğruluğunun bilimsel olarak kanıtlanması imkansız bir metafizikten ibaret olan "inanç övücülük" yahut da "yericilik" içermediği için...

Ezberleri bozan "lirik" bir anlatım dili de benimsenmek yoluyla yazılmış, bir başka "özgün" yorumda yeniden buluşmak dileğiyle...

Tepkiniz Nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow