Kurtlar Vadisi

Kurtlar Vadisi, milenyum virajında ABD’nin o zaman ki neo-con şahin idarecilerinin çizmiş olduğu “Yeni Orta Doğu” şemasına (malumunuz Büyük Ortadoğu Projesi) karşı ülkemizdeki İttihatçı A kadrosunun (Enver Paşa grubu-Alman ekolü) vermiş olduğu ‘uyarı’ sinyalidir. Senarist ve danışmanları arasında milliyetçi, devletçi yazarlardan dindar kimselerin de olması hasebiyle kısmî bir dinî hassasiyetle yazılmış dizidir. Türk dizi tarihinin, çekilmeden evvel başından sonuna kurgulanıp yazılmış olan tek dizisi olabilir. Yönetmen Osman Sınav bu mevzuda açıklama da yapmıştı zaten.

Kurtlar Vadisi

Konusu

Kurtlar Vadisi, milenyum virajında ABD’nin o zaman ki neo-con şahin idarecilerinin çizmiş olduğu “Yeni Orta Doğu” şemasına (malumunuz Büyük Ortadoğu Projesi) karşı ülkemizdeki İttihatçı A kadrosunun (Enver Paşa grubu-Alman ekolü) vermiş olduğu ‘uyarı’ sinyalidir. Senarist ve danışmanları arasında milliyetçi, devletçi yazarlardan dindar kimselerin de olması hasebiyle kısmî bir dinî hassasiyetle yazılmış dizidir. Türk dizi tarihinin, çekilmeden evvel başından sonuna kurgulanıp yazılmış olan tek dizisi olabilir. Yönetmen Osman Sınav bu mevzuda açıklama da yapmıştı zaten.

Türkiye’de Kurtlar Vadisi çekilene kadar Deli Yürek, Kurt Kapanı vs. diziler aracılığı ile kamuoyu ‘Mahallene hakim ol!’ mesajına angaje olunmuştu. Kurtlar Vadisi ‘Mahalleme sahip çıkarım!’ diyen halka, ‘Bak ülkenin başına ne çoraplar örüyorlar? Bak mafya memleketinde neler yapıyor? Bak o mafyaların iplerini kimler elinde tutuyor?’ suallerini ve cevaplarını tevcih etme vazifesi üstlendi.

Yorum

Polat Alemdar karakteri ailesinden koparılmış, geçmişle bağı tamamen karartılmış, devletin (veya kendisini ‘devlet’ odağı yerine koyanların) sahip çıktığı saf, civanmert, vatan sevdalısı genci oynuyordu. Kuşçubaşı Eşref güzellemelerini, Teşkilat-ı Mahsusa masallarını (Soner Yalçın, Selman Kayabaşı gibi yazarlar kafayı bu teşkilat ile çizmiş) bir kenara bırakırsak, Kurtlar Vadisi esasen daha milenyumun başında ülkemize dair çarpıcı detaylar veriyordu.

Ülkede hukuk kurumları, bünyesinde adaleti tesis etmeye gayret eden bir kaç savcı veya hakim hariç, işler iyi vaziyette değildi. Memleket savaş lordlarının, para babalarının kontrolündeydi. Baron, konsey azaları vs. gibi bir dönemin jargonunu oluşturan tabirler bu güç babaları için kullanılıyordu.

Yeri geldi espri malzemesi oldu, yeri geldi dizi olduğundan daha büyük bir mesaj yumağı kabul edildi, abartıldı. Ama Kurtlar Vadisi’ni aradan geçen yaklaşık 12 seneye rağmen mühim kılan şey güç odakları arasındaki dengenin işleyişini, denge değişimleri sırasında meydana gelen büyük hadiseleri, bu hadiselerin kamuoyuna yansımalarını ve güç odaklarının bütün bu süreçleri kontrol esnasında takip ettikleri usul erkanı çok başarılı şekilde ekrana yansıtmalarıydı. Dizi baştan sona bu çerçevede izlenecek olursa çıkarılacak çok ders var.

Dizi bütün cuntacı, İttihatçı alt mesajlarının yanında “devlet”in halk için, millet için, insanlar için, onların hukuk ve refahlarının dirlik düzeni için var olması icab ettiğini altını çize çize anlatıyor. İşte dizinin klasik İttihatçılıktan ayrıldığı nokta bu. 

Bu mesajı, halkın içinden devletine cân-ı yürekten bağlı fakat tarafını sivil kamptan yana seçmiş bir gönüllü olan (Kurtlar Vadisi hayranlarının çok sevdiği) Duran Emmi karakteri yoluyla aktarıyor dizi.

 

Tepkiniz Nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow